CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, partinin geleceği için kurultay çağrısı yaptı. Sarıbal, partisinin yönünü belirleyecek tek iradenin delegeler ve onların temsil ettiği taban olduğunu vurgularken, kurultay sürecinin sadece genel başkanlık yarışı çerçevesinde tartışılmasının kabul edilemez olduğunu ifade etti.
Sarıbal, parti içinde son zamanlarda yaşanan tartışmalara da değindi. İktidarla normalleşme süreci adı altında yürütülen “Erdoğan için ayağa kalkmak” ve MİT’ten “onay” alma uygulamalarının, CHP’nin halkın yanında durarak sürdürdüğü mücadeleci kimliğini zedelediğini söyledi. Sarıbal, partisinin temel değerlerine sahip çıkarak halkın taleplerine duyarlı bir yaklaşım sergilemesi gerektiğini belirtti ve tüm parti üyelerini halkın sesine kulak vermeye, mücadele etmeye ve daha adil bir Türkiye için birlikte çalışmaya çağırdı.
İşte Orhan Sarıbal’ın sosyal medya sayfasından yaptığı o paylaşım:
CHP’nin yönünü belirleyen yegâne irade, delegelerimiz ve onların temsil ettiği tabandır. Kurultay süreçleri, partinin geleceğine dair kararları alma yetkisini bu iradeye teslim eder. Hiçbir kişi ya da grup, bu iradenin üzerinde değildir. Delegelerimizin kararlarına saygı göstermek, partimizin temel değerlerine bağlılığın bir gereğidir. Ancak, partimizin kurultay sürecini yalnızca genel başkanlık ya da parti yönetimi ekseninde tartışmak, tabanımızın duygularını ve taleplerini görmezden gelmek kabul edilemez. Ne yazık ki, partimizdeki mevcut tartışmaların çoğu yalnızca genel başkanlık yarışı ekseninde ele alınmaktadır. Bu dar çerçeve, memleket meselelerine yeterli oranda duyarlılık göstermeyip tabanın ihtiyaçlarını ve taleplerini gölgede bırakmaktadır. Partimizin başarısı, her birimizin görev tanımlarına ve sorumluluklarına uygun şekilde hareket etmesiyle mümkün olur. Belediye başkanlarımızın görevi, halkımıza en iyi şekilde hizmet etmek, kentlerimizin ihtiyaçlarını karşılamak ve yurttaşlarımızın refahını artırmaktır. Parti politikalarının belirlenmesi ve uygulanması ise Merkez Yürütme Kurulu, Parti Meclisi ve diğer yetkili organların sorumluluğundadır. Herkes kendi alanında kararlılıkla çalıştığında partimiz daha güçlü bir şekilde yoluna devam eder. İktidarla normalleşme süreci adı altında el sıkışmanın sonucunda halk iradesine kayyum atanırken, son günlerde parti tabanında rahatsızlık uyandıran “Erdoğan için ayağa kalkmak”, MİT’ten “onay” alma uygulamalarına zemin hazırlamak, CHP’nin halkın yanında konumlanan mücadeleci kimliğini gölgelemektedir. CHP’nin temel değerlerini savunan herkes, bu yaklaşımlara karşı tabandan yükselen eleştirileri dikkate almakla sorumludur. Bugün, eleştirilerden kaçan değil, her eleştiriyi halkın umudunu yeniden büyütmek için fırsat gören bir parti olmalıyız. Tabandan gelen eleştiriler, kriz değil, yeni bir başlangıç için fırsattır. Halkımız, bize açıkça “Mücadele edin” diyor. Bu çağrı, meydanlarda, sokaklarda, tarlada ve fabrikalarda adaletin savunucusu olan bir CHP’yi işaret ediyor. Bugün, halkla birlikte kazanmaktan başka bir seçeneğimiz yoktur. İktidarla müzakere değil mücadele etme zamanıdır. Şimdi, halkın sesine kulak verme, mücadele etme ve hep birlikte daha adil, daha özgür bir Türkiye için umutla yürüme zamanıdır. Türkiye’nin geleceği için yolumuz mücadeleyle, dayanışmayla ve halkın gücüyle aydınlanacaktır.
CHP’li Orhan Sarıbal’dan kurultay çağrısı: “Mücadele etme zamanı”
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada partisine yönelik kurultay çağrısı yaptı. Sarıbal, delegelerin ve tabanın iradesinin partinin yönünü belirleyeceğini vurgulayarak, mevcut tartışmaların yalnızca genel başkanlık yarışına odaklanmasının, halkın taleplerini göz ardı ettiğini belirtti. “İktidarla müzakere değil, mücadele etme zamanı” diyen Sarıbal, CHP’nin halkın yanında durarak adaletin savunucusu olması gerektiğini ifade etti.
Share
İlginizi Çekebilir