Televizyon programlarındaki sağlık yorumlarıyla geniş bir kitleye ulaşan ve iç hastalıkları ile kardiyoloji alanındaki çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Canan Karatay, “meslekten men” talebiyle açılan davada 9 Ocak 2025’te hakim karşısına çıkacak. Suçlamaların odağında, Karatay’a atfedilen “yanlış tedavi yöntemi” bulunuyor.
HASTANIN İDDİALARI: TEDAVİYLE BAŞLAYAN SÜREÇ, BÖBREK KAYBIYLA SONUÇLANDI
Şikayetçi C.Ü., 2016 yılında Canan Karatay’a muayene oldu ve Karatay’ın yüksek tansiyonu için hafif dozda ilaç önerdiğini, aynı zamanda bol miktarda tuz tüketmesini tavsiye ettiğini ileri sürdü. İddiaya göre, Karatay hastanın durumu için cerrahi müdahaleye gerek olmadığını belirtti. Ancak C.Ü., bu tavsiyelere üç yıl boyunca uymasının ardından böbrek yetmezliği tanısı aldı ve nakil işlemiyle hayatta kalmayı başardı.
C.Ü., kendisine yapılan “sıra dışı tedavi yöntemlerinin” sonuçlarını gerekçe göstererek, Karatay ve çalıştığı hastane hakkında şikayette bulundu. Dilekçesinde, kendisine uygulanan tedavi sırasında gerekli bilgilendirmelerin yapılmadığını ve tedavi sürecinde hatalı davranıldığını belirtti.
C.Ü.’NÜN HAYATINI KAYBETMESİYLE DAVANIN SEYRİ DEĞİŞTİ
Şikayetçi C.Ü., 8 Kasım’da yemek borusu kanseri nedeniyle hayatını kaybetti. Ancak ölümünden önce İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçede, yüksek miktarda tuz kullanımının böbreklerine “geri dönüşü olmayan hasar verdiğini” öne sürdü. Bu durumun Karatay’ın tedavi yöntemlerinden kaynaklandığını iddia ederek, “meslek icrasının yasaklanması” ve “görevi kötüye kullanma” suçlarından cezalandırılmasını talep etti.
MAHKEMEYE TAŞINAN SUÇLAMALAR
C.Ü.’nün şikayeti üzerine başlatılan soruşturmada, Canan Karatay’ın uyguladığı tedavi yöntemi ve tavsiyelerinin “mesleki kusur” oluşturup oluşturmadığı değerlendiriliyor. Özellikle, yüksek miktarda tuz tüketimi tavsiyesinin böbrek yetmezliğine yol açtığı iddiaları dava dosyasındaki en önemli suçlamalar arasında yer alıyor.
Savcılık, Karatay’ın “yaralama ve görevi kötüye kullanma” suçlarından cezalandırılabilmesi için kamu davası açılmasını talep etti. Ayrıca, Karatay’ın meslekten men edilmesi de dava konusu oldu.
KARATAY’DAN AÇIKLAMA BEKLENİYOR
Prof. Dr. Canan Karatay’ın, hakkında açılan davaya ilişkin herhangi bir açıklama yapıp yapmayacağı ise merak konusu. İlk duruşma 9 Ocak 2025’te gerçekleşecek ve bu davanın sağlık alanında kamuoyunu yakından ilgilendiren sonuçlar doğurabileceği belirtiliyor.
KAMUOYUNDA YANKI BULDU
Karatay’ın uyguladığı tedavi yöntemlerine yönelik tartışmalar daha önce de farklı çevrelerde gündeme gelmişti. Bu dava, hem sağlık camiasında hem de kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Davanın sonucu, sağlık alanında meslek etiği ve hasta hakları konularında önemli bir emsal teşkil edebilir.
