Pazartesi, Ocak 20, 2025

 7.5 büyüklüğünde deprem üretebilecek bölgeye dikkat çekti

Muğla'daki peş peşe meydana gelen depremler ve olası Marmara depremi hakkında açıklama yapan Prof. Dr. Ahmet Ercan, Afrika kıtasının hareketinin büyük deprem riskini artırdığını belirtti. Ercan, Muğla'daki depremlerin gerilim boşaltma etkisiyle oluştuğunu, Marmara'da ise 2026'da büyük bir depremin yaşanabileceğini ifade etti.

Share

Yüksek Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Ahmet Ercan, halktv.com.tr’ye verdiği özel röportajda, Muğla’da 15 saat içinde ard arda meydana gelen depremler ve olası Marmara depremine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. AFAD verilerine göre, Muğla’nın Menteşe ilçesinde 4.0, Marmaris ilçesi açıklarında 4.0 ve Bodrum açıklarında ise 3.5 büyüklüğünde üç farklı deprem yaşandı. Bu depremler, büyük çapta olmasalar da peş peşe olmaları nedeniyle bölge halkını tedirgin etti. Prof. Dr. Ercan, bu depremleri ve gelecekteki olası büyük depremleri nasıl değerlendirdiğini ayrıntılı bir şekilde aktardı.

Afrika Kıtası ve Anadolu Arasındaki Gerilim Deprem Üretiyor

Prof. Dr. Ercan, Muğla’da yaşanan depremlerin nedenini, Afrika kıtasının kuzeye doğru hareket etmesinde yatıyor. Afrika kıtası, her yıl ortalama 3 ile 5 cm kadar ilerleyerek Anadolu’yu kuzeye doğru itiyor. Bu hareket, Anadolu’da büyük bir gerginlik yaratıyor ve bazen bu gerginlik, deprem fırtınaları şeklinde boşalıyor. Ercan, “Afrika kıtasının kuzeye doğru hareketi, Muğla’daki depremlerin ana sebebi olarak karşımıza çıkıyor. Bu hareket, Ege, Adriyatik ve Anadolu’yu sıkıştırıyor ve bu sıkışma zaman zaman depremlerle boşalıyor” dedi.

Bu olayın yaklaşık 10 milyon yıldır sürdüğünü belirten Prof. Dr. Ercan, bu süreçte gerilimin her yıl bir miktar arttığını ve ilerleyen yıllarda da devam edeceğini ifade etti. Ayrıca, bu tür “deprem fırtınalarının” bazen büyük bir deprem üretmeden sakinleşebileceğini, bazen de büyük bir depremin öncü sarsıntıları olabileceğine dikkat çekti.

Girit-Rodos Yayı Bölgesindeki 7.5 Büyüklüğünde Depremler

Prof. Dr. Ercan, Afrika kıtasının hareketinin Ege ve Akdeniz bölgesindeki fay hatlarında büyük bir etki yarattığını söyledi. Bu bölgede, Girit ve Rodos yayı olarak bilinen alanlarda deprem riskinin büyük olduğunu vurgulayan Ercan, “Bu ilerleme, Girit-Rodos yayı bölgesinde 7.5 büyüklüğüne kadar deprem üretebilir. Bu, Türkiye’nin en derin depremlerindendir. Türkiye’de ortalama deprem derinliği 5 ile 7 kilometre arasında iken, bu tür depremlerin derinliği 150 kilometreye kadar ulaşabiliyor” dedi.

Ercan, bu derin depremlerin enerjisinin yer yüzeyine çıkmasıyla birlikte büyük yıkımlara yol açabileceğini, fakat bu tür depremlerin çok daha derin yerlerde oluştuğu için daha büyük bir etki yaratabileceğini belirtti. Ayrıca, derinliklerin fazla olması nedeniyle depremlerle birlikte yerel yapılar daha fazla etkilenecektir.

Gökova Kırığı ve Ula’daki Gerginlik Artıyor

Prof. Dr. Ercan, son zamanlarda Muğla’da özellikle Gökova Kırığı üzerinde yaşanan yoğunlaşmaya dikkat çekti. Gökova Kırığı, Ula ilçesi ile Gökova Körfezi’nin kuzey kenarına kadar uzanıyor ve bu bölgede son zamanlarda büyük bir gerginlik birikiyor. Ercan, “Bu bölgede yaşanan gerginliklerin sonunda büyük bir deprem yaşanabilir. Gökova Kırığı üzerinde yoğun bir enerji birikiyor ve bu da bölgedeki depremlerle kendini gösteriyor” dedi.

Bu tür fay hatlarında yaşanan gerilimler, yer yüzeyine çıkmaya başladığında büyük bir deprem meydana gelebilir. Muğla’daki son depremler de bu tür bir gerginliğin sonucunda meydana geldi. Prof. Dr. Ercan, bu tür küçük depremlerin, büyük bir depremin habercisi olabileceğini ifade etti.

Marmara Depremi İçin Net Tarih: 2026

Prof. Dr. Ercan, Marmara bölgesindeki olası büyük deprem için ise dikkat çeken bir açıklama yaptı. Ercan, Marmara’da büyük bir depremin çok yakın bir gelecekte olacağına ve bunun tarihinin 2026 civarına denk gelebileceğine inandığını söyledi. Marmara bölgesindeki fay hatlarında uzun süredir büyük bir enerji birikimi olduğunu belirten Ercan, bu enerjinin eninde sonunda boşalacağına dikkat çekti. Ercan, “Marmara bölgesinde büyük bir deprem çok yakın bir zamanda gerçekleşebilir. Fay hatlarındaki gerilim artık çok yüksek seviyelere ulaştı ve bu da büyük bir sarsıntıya yol açabilir” dedi.

Ercan, Marmara depremi için çok fazla zaman kaybedildiğini, bölgedeki yapıların çok eski ve sağlam olmadığını belirtti. Deprem riskinin giderek arttığını ve bu konuda hazırlık yapılması gerektiğini söyledi. Ayrıca, Marmara’da beklenen depremin büyüklüğünün 7.5 civarında olabileceğini vurguladı.

Sonuç: Hazırlık Şart

Prof. Dr. Ercan’ın açıklamaları, Türkiye’nin güney ve batı bölgelerindeki deprem riskinin ciddi bir şekilde arttığını ortaya koyuyor. Muğla’daki küçük depremler, bölgedeki büyük gerilimlerin habercisi olabilirken, Marmara bölgesindeki büyük deprem de her an yaşanabilir. Bu nedenle, Ege, Akdeniz ve Marmara bölgelerinde ciddi bir hazırlık sürecine girilmesi gerektiği ifade ediliyor. Gerginliğin boşalması ve büyük bir depremin öncesindeki küçük sarsıntılar, halkın ve yetkililerin daha dikkatli olmalarını gerektiriyor.

İlginizi Çekebilir

Diğer haberler